29 Mayıs 2012 Salı

Zırlayana Gaz:D

Bundan sonra zırlayasım geldi mi beklennn deyip bir şişe getirim, ruhumun yarasından sızan damlacıkları birer birer toplarım. Cimroşka değilim ama acı çekerken para da kazanayım bari:-) Maltoz başı İngilizler, insan gözyaşından tuz imal edip 7 Sterline satıyorlar. Çeşiti bile varmış: kızarken, üzülürken, hoca fırçası yan üstü değmişken, koca dayağı yerken, kendini rahatlayıp diğerlerini rahatsız etmişken mesela(çeşitleri burada kessem iyi olacak sanırım:D). Bnm neyim onlardan eksik. Maltoz desennn, maltozun bir doz doyurulmuş üstüyüm zati;-) Allah'ıma bin şükür saçım da var. Umarım salya sümük için de aynı durum gelişmez yoksa kesin kez Beyazıt sokaklarına khaaaaaaa tüüü yapanlar zengin olur:D


28 Mayıs 2012 Pazartesi

Fincan Bahane Kahve Şahane!!!

Bnm için yeterki kave olsun kaşıkla bile içebilirim. Cappuccino, Latte, French Press vs. hepsinin ya hikayesini bilirim ya da kafein aşkına gerektiğinde öyle uydurmasyonlar ortaya atarım ki dinleyen bu kız Mustafa Topaloğlu ile akraba mı sorusu ile intihara kadar gidebilir:D Kendim bile bazen bu konuda şüpheleniyorum ama ve lakinki uzaylı ne arar la bazarda?:-) 
İlk evvela kahve fincansız olmaz demiş yarayışlı şairim. Ooondan ötürü gelsin fincanlar podyuma:






Bedava olsun zehir olsun:D Ne yani heba mı olsun?



Okuyorum ben yaw. Sen yetkili bi abiye benziyorsun:-)


Nayııır en sağdaki bnm olmasın:-(

26 Mayıs 2012 Cumartesi

Güzellik ve Çirkinlik



Bir gün, güzellik ve çirkinlik bir deniz kıyısında karşılaştılar ve dediler, 'haydi denize girelim.' Giysilerini çıkartıp suda yüzdüler. Bir süre sonra, çirkinlik kıyıya dönüp, güzelliğin giysilerine büründü ve yoluna gitti. Güzellik de denizden çıktı, kendi giysilerini bulamadı; ama çıplak olmak utandırıyordu onu, çaresiz çirkinliğin giysilerine büründü ve yoluna devam etti güzellik. O gün bugündür, erkekler ve kadınlar onları birbirine karıştırır. Ancak içlerinden güzelliğin yüzünü önceden görmüş kimileri vardır ki, giysilerine bakmaksızın tanırlar onu. Ve yine çirkinliğin yüzünü bilen kimileri vardır ki, gözlerinden tanırlar çirkinliği. Biz sevinçlerimizi ve hüzünlerimizi onları yaşamadan çok önce tercih ederiz.

Cibran Halil Cibran

Cicito Bicito Panosu II

Bu bnm çakma panoma benzemese de iyi bir beynin ürünü gibi;-) Bacılar aynı gazla başka sorunlara da çare arasa kim bilir neler bulunur neleeer?


25 Mayıs 2012 Cuma

Biri Bizi Gözetliyor:D

Böyle bir ayakkabı ve aksesuarların olsun ister misin? Herkesi dört gözle değil bin beş yüz gözle takip etmiş olursun böylece:-) Bir üniversite hocasının istediği öğrenci kıvamını tutturmuş olur muyuz acaba? Hemen şincik deniyorum. 


24 Mayıs 2012 Perşembe

Kandiliniz Mübarek Olsun:-)

Sevdiklerimizin hayatından meleklerin kanat sesleri eksik olmasın. Mucizelere olan inancımız günden güne artsın.


Bana Her Gün Bayram:D


Niye çok gülenin kafatasında boşluktan dolayı vakum etkisinin baskın fizik olayı olduğu kanaatine varırız? Beyni çok aktif olan insanın beyin ağırlığı ağız kaslarının kasılmasını önlüyor mu yoksa? Olmayan beyne gitmesi gereken glukoz ağız kaslarını coşturup enerji patlaması mı yaşatıyor yoksa? Kalıpların esiri olmak ya da olmamak. Bütün mesele bu olsa gerek.  

23 Mayıs 2012 Çarşamba

Mimi Devrediyorum:D

Bir gün sürdü düşünüp karar vermem ama bu da bir şey:D Ben aslında yoğum.
Bana miras kalan mimi bu arkadaşlarla paylaşıyorum. Haydi kızlar eller havaya:-) 
Kuul'umsu Kadın,
Ebruli günler,
Düşlerin Rengi, ve
Beyaz Sayfa.

22 Mayıs 2012 Salı

Ve Semmma Bacı Beni Mimlemitto:-)

Benim gibi yazma özürlüsünün ne işi var blog yazmakla hala anlamış değilim ama ve lakin insan yüzsüz olunca böyle oluyor demekki:D Neysem hacı mimmi demişki(http://fiyuvfit.blogspot.com/2012/05/evet-mikrofonu-biricitin-elinden.html):
1. Blog deyince aklına ne geliyor?
Cevap veriyorummm: Bir çok şey paylaşmak isteyip de paylaşamamak. İki gün bir şey yazmamak ve birden bir günde 2-3 yazı yazmak. İşte bir çömeze çalışmadığı yerlerden sorarsan böyle olur:-( 

2. Sence bloglarda en çok neler paylaşılıyor?
Bacılar dünyasını ilgilendiren bütün ayolll ayolll araç gereçler:-) Şark Dişçisi oyununda Çağlar Çorumlu'nun gümüş pabuçlarını da birileri paylaşaydı iyidi.



3. Paylaşımda bir sınır olmalı mı?
Sınırı olursa komşusu da olacak mı?:-) Peki Zeki Müren de bizi görecek mi? Herkes kimseye karışmamalı demişti UY Press TV şairi. İnsanların ruhuna çizmeden ruhlarına dokunabilmek önemli ama ve lakin ki öyle değildir. Kimsenin kanadına ayak basmadan bir şeyler paylaşmak yeterince Nutella zati.

4. Sence neyi paylaşınca bir insan aşırıya kaçmış olur?
 Onu bunu bilmem ama pijaman hakkatan kırmızı mıydı yaw?:D

5. Blog yazsaydın ismi ne olurdu ve hangi konularda yazardın?
Blog mu yazmak? Blog mu? Mamayla ilgili olabilirdi belki. Adı da Mammamiya ya da Göbek Hizmetçisi olabilirdi mesala meala. 

6. Bnm blog yazarlığım hakkında ne düşünüyorsun?
Düşünmek mi? Bnm hiç düşündüğümü gördün mü? Blog aşkı diye bir aşk olaydı senin blogun bnm blog aşkım olurdu herhal. İçimdeki gizli küçük bloggeri sen çıkardın zati. Bu bıdır:D

7. Blogumu takip ediyor musun?
Sherlock Holmes gibi hemi de. Kendime bir de Watson arıyorum daha iyi takip edebilmek içun:-)

8. Bloguma 10 üzerinden kaç puan verirsin ve gelecek için bana tavsiyelerin nelerdir? 
300-500, 300-500, 300-500...  Tıs a tıs a... 
Gelecek için saa bir kaç gomşu tavsiyesi: gel Donkişotluk görevimizi iade edelim. Peace World. Çekirdek çıtlayanlar çöplerini yere atmasın. Sakız çiğneyenler geviş getirmesin. Uzun lafın kısası herkesin bir popisi olsun:D  


Sıra paylaşmaya gelince dur bir düşüneyim... Düşünüyorum...

21 Mayıs 2012 Pazartesi

Kaftanlarım Bnm:-)

Uzun zamandan sonra gençliğimde aldığım kaftanları sonunda boyayabildim. Bu ilk iki kaftan biblo olarak kullanılabilir. Mint yeşili olanlar ise, hem magnet olur hemi de ikisini birbirlerine bağlayıp duvara asabilirsiniz. Kırmızı taklidi yapan da nihale ya da bardak altlığı olabiler:-)






Fotoğraflamak ya da Fotoğraflamamak?

Bu sefer ben çene çalmayayım fotoğraflar coşsun:-)














18 Mayıs 2012 Cuma

Cicito Bicito Panosu I

Gençliğimde yaptığım cici bicileri sergilemek için böyle bir uydurmasyona başvurmuştum;-) Semmma kayıp küpeler ( http://fiyuvfit.blogspot.com/2012/05/yedi-bin-sekiz-yuz-kupesi-olup-tekini.html ) için güzel fikrini paylaşınca ben de gaza gelip sizinle bunu paylaşmalıyım dedim:D Çok değişik bir şey değil ama kolyelerin birbirlerine dolanmalarını engelliyor. 


Rahatlığı Kedişkalardan Öğrenmek Lazım

Hayata kedi olarak başlasaydık keşke. Karşılık vermek zorunda kalmadan sevilmek. İşte bir kedinin hayatı bundan ibaret. Belki de bize öyle geliyordur.



Kurbağa kılıklı kedi:D


Bu balonlu tam benlik.










15 Mayıs 2012 Salı

Çakma Cupcake

Dün uydurmasyon genim kabarmıştı yine. Aldığım kalpli muffin kağıtlarını deneyeceğim diye bir coşkuyla hazırlandım. Annemin ünlü kek tarifine bir de yaban mersini kattım. Cupcake görünümünde kekli muffin işte bnm sallamasyon ürünüme diyebiliriz:D Fotoğraflarını bir ara eklerim. 




  

Hayatın Kırmızı Işığı

Bazen hayat işaretlerini fark edip kendi isteğimizle duraksayıp dinlenmemiz gerekir. İşte bunu zamanında yapmazsak ayaklarımız yaralanıp beynimiz yanlış taraflara kayar. Kendi özgür irademiz ile hayatın duraklarında  dinlenmezsek hayat bizi durdurur. O zaman ışığı aramak eskisi kadar kolay olmayacak.   

  

14 Mayıs 2012 Pazartesi

Çer Çöp Topla:D






Etrafındaki eşyalar artık gözüne aşırı tanıdık gelip hayal gücünü yoruyorsa basit dokunuşlarla onları değiştirebileceğini unutma. Az biraz çer çöp, gazete, çizgi roman gibi materyallerle tamamen yenilenmiş objeler oluşturmak senin elinde. Fakat bunları yaparken dikkat et evin çöpçü ninelerin evine dönüşmesin:D    

7 Mayıs 2012 Pazartesi

Dert mi Bu?



Bazen hayat insanın yüzünün ortasına bi şaplak yapıştırır. Her zaman kötü hissettirmez bu ani enerji boşalması ama. Tam tersine bazen gerçekleri görmemizi engelleyen gözlüğü düşürür gözlerimizden. Birileri hayatı bi eksik ayakla yaşarken birileri de ayağımdaki yara iyileşmedi diye ortalıkta dolaşır (bu ikinci birileri aha da bnm işte:-( ) Tabi herkesin derdi kendine göre dünyanın en büyük derdi olabilir ama acı çekerken diğerlerinin acısına saygı gösterebilmek büyük erdem. Hayatınızda en büyük acınız 'tırnağım oje tutmuyor' olsun:D 

6 Mayıs 2012 Pazar

Semmma Beni Mimlemiş

1.Ne Olmak İsterdin? Demiş Şair:D
Her şeyi bilen benim ünlü yarayışlı şairim olmak isterdim;-) Hiç değilse 12 yemek kaşığı tereyağının 12 kaşık demek olduğunu bilebilen bir insan olabilirdim mesela. Ya da çikilatacı peynirci İtalyan;-) Şaka bir yana, sorudaki Ne'yi meslek olarak kabul edeceksek: bir zamanlar öğrenci olduğunu unutmayan bir akademisyen olmak isterdim. İnsanlığın hiçbir makaleyle ölçülemeyeceği kadar değerli olduğunu inanan bir prof. mesala mesala:D
Şayet Ne'den bir ruhsal durum kastediliyorsa, ayakları kanatları kadar güçlü olan bir insan olmak isterdim. Çünkü sanırım gözler ve beyinler artık gökyüzünün hacmini inanmıyorlar. Belki de ayakların yeryüzü hakkındaki yorumu, kanatların gökyüzü hakkındaki açıklamasından daha mavi olduğunu düşünen insanların sayısı fazladır:-( Ne demek istediğimi anlayan Arap olmasın ama:D
2.Asla Olamam, Benden Olmaz Dediğim Meslekler Neler?
Ben de Semmma gibi kadın kaprisi çekemediğimden sevgili XX'lerle birebir uğraşmamı gerektiren herhangi bir işe girişemem. Dikiş nakış gibi aşırı sabır gerektiren uğraşlar da uzak dursun benden uzaaak (onlar da çok istiyorlardı bnm uğraşmamı zati:D). Düzüstü oturamaktan sıkıldığım için masa başı işlere de slm ve öpücüklerimi yolluyorum;-)     




3.Çocuk mu Kariyer mi? 
Şu an için kariyer. Ama seçimim her zaman hayattan yana olduğundan gerekirse çocuk da kariyere arkadaşlık edebilir. İnsan tek boyutlu bir canlı olmadığından ille de birisine odaklanması gerekmez diyor benim sevimli şair:-) 


4.Eşinin Hangi Mesleği Yapmasını İsterdin?  
Beni olduğum gibi kabullenip sevdikten sonra fareli köyün kavalcısı bilem bnm için değerli ve önemli. Yalnız o kadar çocuğu kafamda toplamasa iyi olazak:D



3 Mayıs 2012 Perşembe

Dene Yavrum Deneee


Bugün bütün yorgunluğuma rağmen eve geldiğimde tart ve lazanya yapayım dedim. Lazanya pek fenası olmadı ama tart Alice'siz Harikalar Diyarı misali bi garip oldu:-( Şair demişti; ana tarife sadık kalmazsan aşçının ahı tutar diye ama ... Keşke şair 12 yemek kaşığı tereyağının kaç kaşığa denk geldiğini de söyleseydi:-) Görmemişin tereyağı olmuş ölçüsünü tutturamamış. Aslında çok güzel kokuyor. İlk fırına verdiğimde de bi şey olmadı ama ikinci fırınlamamda don lastiği gibi bi tarafı çekilip ortadan carrrt diye açılmış:-( Olsun ama denemeden bu kadarrrrrrrrrrrrrrrrr beceriksiz olduğumu anlayamazdım. Neyse ki hayat denenmeden yaşanmıyor. Sırf bu son cümle için tadını denedim dadından yenmir:D Övünmek gibi olmaz biliyorum hakikatan harika olmuş. 

Aha Da Şarkı Budur:D

Sibirya'ya hiç gittiniz mi? Peki gitmek istiyor musunuz? Sanırsam bu şarkıyı duyduktan sonra bi daha böyle bi şey istemeyebilirsiniz;-) 

Have you ever gone to Siberia? All right, do you wanna go there? I think if you hear the song, you won't wanna go there yet again;-)

2 Mayıs 2012 Çarşamba

Ayakkabı mı?

Acılarınnn çocuğuyam demek istiyorsanız bu ayakkabıya benzeyen tanımlanmamış objeleri deneyebilirsiniz:D


Acaba taş devrinde yaşayan bi insan olsaydım ve bunları görseydim yine giymeyi çalışır mıydım?




Cevabımın hayır olmasını çoook isterdim. Ama ve lakinki bendeki bu kafayla...!!!

Are they really shoes? I think it's a kind of the torture's mean.D

Kırtasiye Aşkına

Her sıkıldığımda kendimi kırtasiye alışverişinde buluyorum nedeeense! Bu aşkıma bağlı kalaraktan sizinle bi kaç el yapımı defter modelini paylaşmak istedim;-)


Bu ilki benim deli ruhuma hitap ediyor sankim. Annem olsaydı artık büyü biraz derdi:-( Büyüyenler dünyaya  bi şey katmış sankim ayol ayol;-)


Bu kırmızı ise, dikiş becerisi olan insanların yapabileceği bir defter. İğneye görünce tekrar parmağım mı delinecek dediğim için içimden bir ses uzak dursam iyi olacak diyo:D





Bu pijama desenli defter bnm faforim olabilecek bir desene sahip:D

Some handmade notebooks for the sake of stationery;-)  





29 Mayıs 2012 Salı

Zırlayana Gaz:D

Bundan sonra zırlayasım geldi mi beklennn deyip bir şişe getirim, ruhumun yarasından sızan damlacıkları birer birer toplarım. Cimroşka değilim ama acı çekerken para da kazanayım bari:-) Maltoz başı İngilizler, insan gözyaşından tuz imal edip 7 Sterline satıyorlar. Çeşiti bile varmış: kızarken, üzülürken, hoca fırçası yan üstü değmişken, koca dayağı yerken, kendini rahatlayıp diğerlerini rahatsız etmişken mesela(çeşitleri burada kessem iyi olacak sanırım:D). Bnm neyim onlardan eksik. Maltoz desennn, maltozun bir doz doyurulmuş üstüyüm zati;-) Allah'ıma bin şükür saçım da var. Umarım salya sümük için de aynı durum gelişmez yoksa kesin kez Beyazıt sokaklarına khaaaaaaa tüüü yapanlar zengin olur:D


28 Mayıs 2012 Pazartesi

Fincan Bahane Kahve Şahane!!!

Bnm için yeterki kave olsun kaşıkla bile içebilirim. Cappuccino, Latte, French Press vs. hepsinin ya hikayesini bilirim ya da kafein aşkına gerektiğinde öyle uydurmasyonlar ortaya atarım ki dinleyen bu kız Mustafa Topaloğlu ile akraba mı sorusu ile intihara kadar gidebilir:D Kendim bile bazen bu konuda şüpheleniyorum ama ve lakinki uzaylı ne arar la bazarda?:-) 
İlk evvela kahve fincansız olmaz demiş yarayışlı şairim. Ooondan ötürü gelsin fincanlar podyuma:






Bedava olsun zehir olsun:D Ne yani heba mı olsun?



Okuyorum ben yaw. Sen yetkili bi abiye benziyorsun:-)


Nayııır en sağdaki bnm olmasın:-(

26 Mayıs 2012 Cumartesi

Güzellik ve Çirkinlik



Bir gün, güzellik ve çirkinlik bir deniz kıyısında karşılaştılar ve dediler, 'haydi denize girelim.' Giysilerini çıkartıp suda yüzdüler. Bir süre sonra, çirkinlik kıyıya dönüp, güzelliğin giysilerine büründü ve yoluna gitti. Güzellik de denizden çıktı, kendi giysilerini bulamadı; ama çıplak olmak utandırıyordu onu, çaresiz çirkinliğin giysilerine büründü ve yoluna devam etti güzellik. O gün bugündür, erkekler ve kadınlar onları birbirine karıştırır. Ancak içlerinden güzelliğin yüzünü önceden görmüş kimileri vardır ki, giysilerine bakmaksızın tanırlar onu. Ve yine çirkinliğin yüzünü bilen kimileri vardır ki, gözlerinden tanırlar çirkinliği. Biz sevinçlerimizi ve hüzünlerimizi onları yaşamadan çok önce tercih ederiz.

Cibran Halil Cibran

Cicito Bicito Panosu II

Bu bnm çakma panoma benzemese de iyi bir beynin ürünü gibi;-) Bacılar aynı gazla başka sorunlara da çare arasa kim bilir neler bulunur neleeer?


25 Mayıs 2012 Cuma

Biri Bizi Gözetliyor:D

Böyle bir ayakkabı ve aksesuarların olsun ister misin? Herkesi dört gözle değil bin beş yüz gözle takip etmiş olursun böylece:-) Bir üniversite hocasının istediği öğrenci kıvamını tutturmuş olur muyuz acaba? Hemen şincik deniyorum. 


24 Mayıs 2012 Perşembe

Kandiliniz Mübarek Olsun:-)

Sevdiklerimizin hayatından meleklerin kanat sesleri eksik olmasın. Mucizelere olan inancımız günden güne artsın.


Bana Her Gün Bayram:D


Niye çok gülenin kafatasında boşluktan dolayı vakum etkisinin baskın fizik olayı olduğu kanaatine varırız? Beyni çok aktif olan insanın beyin ağırlığı ağız kaslarının kasılmasını önlüyor mu yoksa? Olmayan beyne gitmesi gereken glukoz ağız kaslarını coşturup enerji patlaması mı yaşatıyor yoksa? Kalıpların esiri olmak ya da olmamak. Bütün mesele bu olsa gerek.  

23 Mayıs 2012 Çarşamba

Mimi Devrediyorum:D

Bir gün sürdü düşünüp karar vermem ama bu da bir şey:D Ben aslında yoğum.
Bana miras kalan mimi bu arkadaşlarla paylaşıyorum. Haydi kızlar eller havaya:-) 
Kuul'umsu Kadın,
Ebruli günler,
Düşlerin Rengi, ve
Beyaz Sayfa.

22 Mayıs 2012 Salı

Ve Semmma Bacı Beni Mimlemitto:-)

Benim gibi yazma özürlüsünün ne işi var blog yazmakla hala anlamış değilim ama ve lakin insan yüzsüz olunca böyle oluyor demekki:D Neysem hacı mimmi demişki(http://fiyuvfit.blogspot.com/2012/05/evet-mikrofonu-biricitin-elinden.html):
1. Blog deyince aklına ne geliyor?
Cevap veriyorummm: Bir çok şey paylaşmak isteyip de paylaşamamak. İki gün bir şey yazmamak ve birden bir günde 2-3 yazı yazmak. İşte bir çömeze çalışmadığı yerlerden sorarsan böyle olur:-( 

2. Sence bloglarda en çok neler paylaşılıyor?
Bacılar dünyasını ilgilendiren bütün ayolll ayolll araç gereçler:-) Şark Dişçisi oyununda Çağlar Çorumlu'nun gümüş pabuçlarını da birileri paylaşaydı iyidi.



3. Paylaşımda bir sınır olmalı mı?
Sınırı olursa komşusu da olacak mı?:-) Peki Zeki Müren de bizi görecek mi? Herkes kimseye karışmamalı demişti UY Press TV şairi. İnsanların ruhuna çizmeden ruhlarına dokunabilmek önemli ama ve lakin ki öyle değildir. Kimsenin kanadına ayak basmadan bir şeyler paylaşmak yeterince Nutella zati.

4. Sence neyi paylaşınca bir insan aşırıya kaçmış olur?
 Onu bunu bilmem ama pijaman hakkatan kırmızı mıydı yaw?:D

5. Blog yazsaydın ismi ne olurdu ve hangi konularda yazardın?
Blog mu yazmak? Blog mu? Mamayla ilgili olabilirdi belki. Adı da Mammamiya ya da Göbek Hizmetçisi olabilirdi mesala meala. 

6. Bnm blog yazarlığım hakkında ne düşünüyorsun?
Düşünmek mi? Bnm hiç düşündüğümü gördün mü? Blog aşkı diye bir aşk olaydı senin blogun bnm blog aşkım olurdu herhal. İçimdeki gizli küçük bloggeri sen çıkardın zati. Bu bıdır:D

7. Blogumu takip ediyor musun?
Sherlock Holmes gibi hemi de. Kendime bir de Watson arıyorum daha iyi takip edebilmek içun:-)

8. Bloguma 10 üzerinden kaç puan verirsin ve gelecek için bana tavsiyelerin nelerdir? 
300-500, 300-500, 300-500...  Tıs a tıs a... 
Gelecek için saa bir kaç gomşu tavsiyesi: gel Donkişotluk görevimizi iade edelim. Peace World. Çekirdek çıtlayanlar çöplerini yere atmasın. Sakız çiğneyenler geviş getirmesin. Uzun lafın kısası herkesin bir popisi olsun:D  


Sıra paylaşmaya gelince dur bir düşüneyim... Düşünüyorum...

21 Mayıs 2012 Pazartesi

Kaftanlarım Bnm:-)

Uzun zamandan sonra gençliğimde aldığım kaftanları sonunda boyayabildim. Bu ilk iki kaftan biblo olarak kullanılabilir. Mint yeşili olanlar ise, hem magnet olur hemi de ikisini birbirlerine bağlayıp duvara asabilirsiniz. Kırmızı taklidi yapan da nihale ya da bardak altlığı olabiler:-)






Fotoğraflamak ya da Fotoğraflamamak?

Bu sefer ben çene çalmayayım fotoğraflar coşsun:-)














18 Mayıs 2012 Cuma

Cicito Bicito Panosu I

Gençliğimde yaptığım cici bicileri sergilemek için böyle bir uydurmasyona başvurmuştum;-) Semmma kayıp küpeler ( http://fiyuvfit.blogspot.com/2012/05/yedi-bin-sekiz-yuz-kupesi-olup-tekini.html ) için güzel fikrini paylaşınca ben de gaza gelip sizinle bunu paylaşmalıyım dedim:D Çok değişik bir şey değil ama kolyelerin birbirlerine dolanmalarını engelliyor. 


Rahatlığı Kedişkalardan Öğrenmek Lazım

Hayata kedi olarak başlasaydık keşke. Karşılık vermek zorunda kalmadan sevilmek. İşte bir kedinin hayatı bundan ibaret. Belki de bize öyle geliyordur.



Kurbağa kılıklı kedi:D


Bu balonlu tam benlik.










15 Mayıs 2012 Salı

Çakma Cupcake

Dün uydurmasyon genim kabarmıştı yine. Aldığım kalpli muffin kağıtlarını deneyeceğim diye bir coşkuyla hazırlandım. Annemin ünlü kek tarifine bir de yaban mersini kattım. Cupcake görünümünde kekli muffin işte bnm sallamasyon ürünüme diyebiliriz:D Fotoğraflarını bir ara eklerim. 




  

Hayatın Kırmızı Işığı

Bazen hayat işaretlerini fark edip kendi isteğimizle duraksayıp dinlenmemiz gerekir. İşte bunu zamanında yapmazsak ayaklarımız yaralanıp beynimiz yanlış taraflara kayar. Kendi özgür irademiz ile hayatın duraklarında  dinlenmezsek hayat bizi durdurur. O zaman ışığı aramak eskisi kadar kolay olmayacak.   

  

14 Mayıs 2012 Pazartesi

Çer Çöp Topla:D






Etrafındaki eşyalar artık gözüne aşırı tanıdık gelip hayal gücünü yoruyorsa basit dokunuşlarla onları değiştirebileceğini unutma. Az biraz çer çöp, gazete, çizgi roman gibi materyallerle tamamen yenilenmiş objeler oluşturmak senin elinde. Fakat bunları yaparken dikkat et evin çöpçü ninelerin evine dönüşmesin:D    

7 Mayıs 2012 Pazartesi

Dert mi Bu?



Bazen hayat insanın yüzünün ortasına bi şaplak yapıştırır. Her zaman kötü hissettirmez bu ani enerji boşalması ama. Tam tersine bazen gerçekleri görmemizi engelleyen gözlüğü düşürür gözlerimizden. Birileri hayatı bi eksik ayakla yaşarken birileri de ayağımdaki yara iyileşmedi diye ortalıkta dolaşır (bu ikinci birileri aha da bnm işte:-( ) Tabi herkesin derdi kendine göre dünyanın en büyük derdi olabilir ama acı çekerken diğerlerinin acısına saygı gösterebilmek büyük erdem. Hayatınızda en büyük acınız 'tırnağım oje tutmuyor' olsun:D 

6 Mayıs 2012 Pazar

Semmma Beni Mimlemiş

1.Ne Olmak İsterdin? Demiş Şair:D
Her şeyi bilen benim ünlü yarayışlı şairim olmak isterdim;-) Hiç değilse 12 yemek kaşığı tereyağının 12 kaşık demek olduğunu bilebilen bir insan olabilirdim mesela. Ya da çikilatacı peynirci İtalyan;-) Şaka bir yana, sorudaki Ne'yi meslek olarak kabul edeceksek: bir zamanlar öğrenci olduğunu unutmayan bir akademisyen olmak isterdim. İnsanlığın hiçbir makaleyle ölçülemeyeceği kadar değerli olduğunu inanan bir prof. mesala mesala:D
Şayet Ne'den bir ruhsal durum kastediliyorsa, ayakları kanatları kadar güçlü olan bir insan olmak isterdim. Çünkü sanırım gözler ve beyinler artık gökyüzünün hacmini inanmıyorlar. Belki de ayakların yeryüzü hakkındaki yorumu, kanatların gökyüzü hakkındaki açıklamasından daha mavi olduğunu düşünen insanların sayısı fazladır:-( Ne demek istediğimi anlayan Arap olmasın ama:D
2.Asla Olamam, Benden Olmaz Dediğim Meslekler Neler?
Ben de Semmma gibi kadın kaprisi çekemediğimden sevgili XX'lerle birebir uğraşmamı gerektiren herhangi bir işe girişemem. Dikiş nakış gibi aşırı sabır gerektiren uğraşlar da uzak dursun benden uzaaak (onlar da çok istiyorlardı bnm uğraşmamı zati:D). Düzüstü oturamaktan sıkıldığım için masa başı işlere de slm ve öpücüklerimi yolluyorum;-)     




3.Çocuk mu Kariyer mi? 
Şu an için kariyer. Ama seçimim her zaman hayattan yana olduğundan gerekirse çocuk da kariyere arkadaşlık edebilir. İnsan tek boyutlu bir canlı olmadığından ille de birisine odaklanması gerekmez diyor benim sevimli şair:-) 


4.Eşinin Hangi Mesleği Yapmasını İsterdin?  
Beni olduğum gibi kabullenip sevdikten sonra fareli köyün kavalcısı bilem bnm için değerli ve önemli. Yalnız o kadar çocuğu kafamda toplamasa iyi olazak:D



3 Mayıs 2012 Perşembe

Dene Yavrum Deneee


Bugün bütün yorgunluğuma rağmen eve geldiğimde tart ve lazanya yapayım dedim. Lazanya pek fenası olmadı ama tart Alice'siz Harikalar Diyarı misali bi garip oldu:-( Şair demişti; ana tarife sadık kalmazsan aşçının ahı tutar diye ama ... Keşke şair 12 yemek kaşığı tereyağının kaç kaşığa denk geldiğini de söyleseydi:-) Görmemişin tereyağı olmuş ölçüsünü tutturamamış. Aslında çok güzel kokuyor. İlk fırına verdiğimde de bi şey olmadı ama ikinci fırınlamamda don lastiği gibi bi tarafı çekilip ortadan carrrt diye açılmış:-( Olsun ama denemeden bu kadarrrrrrrrrrrrrrrrr beceriksiz olduğumu anlayamazdım. Neyse ki hayat denenmeden yaşanmıyor. Sırf bu son cümle için tadını denedim dadından yenmir:D Övünmek gibi olmaz biliyorum hakikatan harika olmuş. 

Aha Da Şarkı Budur:D

Sibirya'ya hiç gittiniz mi? Peki gitmek istiyor musunuz? Sanırsam bu şarkıyı duyduktan sonra bi daha böyle bi şey istemeyebilirsiniz;-) 

Have you ever gone to Siberia? All right, do you wanna go there? I think if you hear the song, you won't wanna go there yet again;-)

2 Mayıs 2012 Çarşamba

Ayakkabı mı?

Acılarınnn çocuğuyam demek istiyorsanız bu ayakkabıya benzeyen tanımlanmamış objeleri deneyebilirsiniz:D


Acaba taş devrinde yaşayan bi insan olsaydım ve bunları görseydim yine giymeyi çalışır mıydım?




Cevabımın hayır olmasını çoook isterdim. Ama ve lakinki bendeki bu kafayla...!!!

Are they really shoes? I think it's a kind of the torture's mean.D

Kırtasiye Aşkına

Her sıkıldığımda kendimi kırtasiye alışverişinde buluyorum nedeeense! Bu aşkıma bağlı kalaraktan sizinle bi kaç el yapımı defter modelini paylaşmak istedim;-)


Bu ilki benim deli ruhuma hitap ediyor sankim. Annem olsaydı artık büyü biraz derdi:-( Büyüyenler dünyaya  bi şey katmış sankim ayol ayol;-)


Bu kırmızı ise, dikiş becerisi olan insanların yapabileceği bir defter. İğneye görünce tekrar parmağım mı delinecek dediğim için içimden bir ses uzak dursam iyi olacak diyo:D





Bu pijama desenli defter bnm faforim olabilecek bir desene sahip:D

Some handmade notebooks for the sake of stationery;-)  





.

 
blogger template by arcane palette