8 Mayıs 2013 Çarşamba

"Sen de Susmuşsun, Öyle Dediler!"

Bir kaç haftadır can dostum, kardeşim bildiğim insana ulaşmakta zorluk çektiğimden dolayı gelmiş geçmiş en uzun zaman diliminde mahpus kaldım; mesajlarım gönderildiği yeri beğeniyor olsa gerek ki geri dönmüyor!!! Telefonumu kapalı tutmak geliyor içimden. Çünkü ancak bu şekilde 'onun' beni merak etmediğini görmem...


Bir kaç ay öncesine kadar en çok cehalet satan bilimin bu yorumunun emin kıskaçlarına kendimi bıraktığım için ruhumda poyrazlar esiyordu:-( Tam ağlayan düşlerim sustu derken, arkadaşlığım, gölgesine bastığı için karanlıkta kalan insanların tuzağına düştü:-( Suçumu bilmediğimden kendimi savunamadan arkadaşsızlığa mahkum edildim! Hüzün GPS'si olmadan, kapıyı çalmadan ruhumun matematik dersine girdi; kalbimi bölüp yalnızlıkla çarptı... 
Can dostum dengesizlik, güvensizlik gibi bir çok bulaşıcı hastalık taşıyan birinin laflarına inandığın için parmak uçlarıma kadar acı içinde bıraktı beni... Mitozla bölünen şüphesini en azından eski dostluğumuzun hatırına benle paylaşmasını diledim durdum. Her cümlesinde bir yalan sığdıracak kadar boş yer bulan bir 'insan'ın???' bir şüphesi ile tüm iki buçuk senelik dostluk gerçeği nasıl silindi anlayamadım! Her şeyden önce bu ekip işi hüznün yaratıcılarına göz yaşlarımla emekleri geçtiği için çoook teşekkür edeim:'-( Zaten bu aralar sürekli içimden 'keşke dünyaya girerken üzerimi aramasalarmış! Keşke ben de bir çok insan gibi hile, ihanet, intikam, şüphe gibi delici/kesici/ateşli/ateşsiz silahlarımı içeriye sokabilseydim!' diye geçiriyorum.! Keşke sevip değer verdiklerime karşı bu kadar savunmasız olmasaydım:-('    



Daha önce de senle paylaştığım gibi arkanda bir çok kez hikayeler yazıldı. Senin dostluğun bana daha gerçekçi geldiği için balon kafaların şüphelerinin kalbimdeki doğruları götüremeyeceğine inandım. Arkadaş, sırdaş olarak geçirdiğimiz her günde biriktirdiğim 'anlamlar' bütün karanlık güvensizliklere galip geldi. Bana her gün yeni bir TÜH Koleksiyonu yaptıran bütün acımasız insanlar ve olaylara rağmen varlığını bilmekle doping yapıyordum. 
Kendini bulmak için arkadaşlığımızı silmek istiyorsan şayet, dostluğumuz hatırına buna hayır demem. Ama öncesinde bilmen gereken bazı şeyler var; senle tanışmadan önce Sancho Panza'sı olmayan bir Don Kişot'tum:-) Hayatımda kimseyle paylaşmadığım sırlarımı senle paylaştım. Okulda kötülük beklemediğim üç kişiden birisi olduğundan ruhum sana karşı oldukça savunmasız. Kalbimdeki isyankar Peacemaker abileri senle konuşunca yoğun eylemlerini bırakma kararı aldılar. Gözümü rahatsız eden kötülüklerin karanlığı senin dostluğunla aydınlandı. Bazı şeyleri devam etmek/ettirmek için şevkim her kırıldığında sözlerin ve desteğinle şevkimi yama yapan hep sen oldun. Senin varlığın varken yara bandı yutmama da gerek yoktu...
Haberin olsun; "Bu kadar özletmen hiç etik değil!:-(". İmza toplasak yüzündeki masum gülücüğün geri gelir mi acaba?! 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

8 Mayıs 2013 Çarşamba

"Sen de Susmuşsun, Öyle Dediler!"

Bir kaç haftadır can dostum, kardeşim bildiğim insana ulaşmakta zorluk çektiğimden dolayı gelmiş geçmiş en uzun zaman diliminde mahpus kaldım; mesajlarım gönderildiği yeri beğeniyor olsa gerek ki geri dönmüyor!!! Telefonumu kapalı tutmak geliyor içimden. Çünkü ancak bu şekilde 'onun' beni merak etmediğini görmem...


Bir kaç ay öncesine kadar en çok cehalet satan bilimin bu yorumunun emin kıskaçlarına kendimi bıraktığım için ruhumda poyrazlar esiyordu:-( Tam ağlayan düşlerim sustu derken, arkadaşlığım, gölgesine bastığı için karanlıkta kalan insanların tuzağına düştü:-( Suçumu bilmediğimden kendimi savunamadan arkadaşsızlığa mahkum edildim! Hüzün GPS'si olmadan, kapıyı çalmadan ruhumun matematik dersine girdi; kalbimi bölüp yalnızlıkla çarptı... 
Can dostum dengesizlik, güvensizlik gibi bir çok bulaşıcı hastalık taşıyan birinin laflarına inandığın için parmak uçlarıma kadar acı içinde bıraktı beni... Mitozla bölünen şüphesini en azından eski dostluğumuzun hatırına benle paylaşmasını diledim durdum. Her cümlesinde bir yalan sığdıracak kadar boş yer bulan bir 'insan'ın???' bir şüphesi ile tüm iki buçuk senelik dostluk gerçeği nasıl silindi anlayamadım! Her şeyden önce bu ekip işi hüznün yaratıcılarına göz yaşlarımla emekleri geçtiği için çoook teşekkür edeim:'-( Zaten bu aralar sürekli içimden 'keşke dünyaya girerken üzerimi aramasalarmış! Keşke ben de bir çok insan gibi hile, ihanet, intikam, şüphe gibi delici/kesici/ateşli/ateşsiz silahlarımı içeriye sokabilseydim!' diye geçiriyorum.! Keşke sevip değer verdiklerime karşı bu kadar savunmasız olmasaydım:-('    



Daha önce de senle paylaştığım gibi arkanda bir çok kez hikayeler yazıldı. Senin dostluğun bana daha gerçekçi geldiği için balon kafaların şüphelerinin kalbimdeki doğruları götüremeyeceğine inandım. Arkadaş, sırdaş olarak geçirdiğimiz her günde biriktirdiğim 'anlamlar' bütün karanlık güvensizliklere galip geldi. Bana her gün yeni bir TÜH Koleksiyonu yaptıran bütün acımasız insanlar ve olaylara rağmen varlığını bilmekle doping yapıyordum. 
Kendini bulmak için arkadaşlığımızı silmek istiyorsan şayet, dostluğumuz hatırına buna hayır demem. Ama öncesinde bilmen gereken bazı şeyler var; senle tanışmadan önce Sancho Panza'sı olmayan bir Don Kişot'tum:-) Hayatımda kimseyle paylaşmadığım sırlarımı senle paylaştım. Okulda kötülük beklemediğim üç kişiden birisi olduğundan ruhum sana karşı oldukça savunmasız. Kalbimdeki isyankar Peacemaker abileri senle konuşunca yoğun eylemlerini bırakma kararı aldılar. Gözümü rahatsız eden kötülüklerin karanlığı senin dostluğunla aydınlandı. Bazı şeyleri devam etmek/ettirmek için şevkim her kırıldığında sözlerin ve desteğinle şevkimi yama yapan hep sen oldun. Senin varlığın varken yara bandı yutmama da gerek yoktu...
Haberin olsun; "Bu kadar özletmen hiç etik değil!:-(". İmza toplasak yüzündeki masum gülücüğün geri gelir mi acaba?! 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

.

 
blogger template by arcane palette